İçinde on dört öykü bulunan ‘Bir Yaz Gecesi’, yazarın ilk kitabının ardından çok uzun bir aradan sonra yayımladığı ikinci kitabıdır.
1990-1994 arasındaki beş yıl içinde yayımlanmış öykü kitaplarına ve hazırlanmış dosyalara açık yarışmada Türkiye İş Bankası Edebiyat Büyük Ödülünü kazanmıştır.
Kitapta yer alan Bir Yaz Gecesi adlı öykü Ömer Seyfettin Özel Birincilik ödülünü, Karayılanların Öfkesi adlı son öykü Naci Girginsoy üçüncülük ödülünü kazanmıştır.
Kitaptan bir bölüm
(Karayılanların Öfkesi’nden)
Hepsi aynı model, beyaz sıvalı, iki katlı yazlık evlerin en uçtakilerinden birinde, o gün o heyecan yaşanmasa, sıradan, sıcak bir yaz günüydü.
Ankaradaki bir özel ilkokulda öğretmen olan Nurten Hanım, az önce duştan çıktığı için henüz ıslak saçlarıyla, vücudunun tüm yuvarlaklarını ortaya koyan askılı, kırmızı elbisesini giyip, kendinden birkaç yaş küçük avukat kocasının siyah mayosunu ve ikiz çiroz kızlarının çiçekli mayolarını asmak için tam o anda balkona çıkmasa, balkonun az aşağısındaki bahçenin beton yolu üzeinde iki karayılanı öyle görmese, korkudan dili tutulmasa, elindeki mayoları şap diye ayağına düşürmese ve sonra var gücüyle bağırıp ortalığı ayağa kaldırmasa, bu öğle sıcağını serin bir köşede günlük gazeteleri okuyarak geçiştirmeye çalışan kocasını ve ön balkonda iskambil oynayan iki çiroz kızını ayaklandırmasa, onlar da hep birlikte balkona koşmasalar, bitişik evin mutfağında Ayvalık’taki kamplarına giderken bir günlüğüne uğrayan konukları için yemek hazırlamakta olan Eskişehirli komşular da sesini duyup, konuklarıyla birlikte çoluk çocuk önce mutfak camına, ardından yan balkona doluşmasalardı, cırcırlardan başka kimsenin ses çıkaracak gücünün kalmadığı şu öğlen vaktinde, iki karayılan birbirine dolanmış soğuk bedenleriyle hâlâ o sıcak betonun üzerinde olacaklardı ve böylesine öfkelenmeyeceklerdi….