Egeli bir zeytinci ailenin üç kızından ortancasıdır. Çocukluk ve gençlik yılları, Kaz Dağı’nın eteğinde, bağ bahçe ve zeytinliklerle çevrili Edremit’te geçti. İki katlı renk renk evleri, taş sokakları, yağ fabrikaları, şahane parkı, yazlık kışlık sinemaları, lisesi, meslek okulları olan, zeytinyağı kokulu o şirin ilçede… Dünyaya geldiği bu yere ve ailesine, onu mutlulukla ve ileride çok daha güzel şeyler yaşayacağı sevinciyle büyüttükleri için minnettar.
En çok istediği mühendislik mesleğini, en çok istediği okulda (İTÜ) okudu. Sonrası iş yaşamı, okul arkadaşı sevgili eşiyle hayat arkadaşlığı, iki güzel kızları, onların aileye kattığı iki güzel delikanlı ve şimdi arka arkaya kucağa gelen minikler…
Edebiyata gelince o, tüm bu yaşananlara eşlik eden, çekmecedeki sihirbazdı. Kimi zaman gizli dünyalara geçitler açar, heyecanlandırır, kimi zaman odaya kilitler, bunaltır, bazen güzel yazılmış bir sayfayla havalara uçururdu.
Olur olmaz demeden araya giren büyük üzüntüler ve derin acılar da var. Ama onlara burada yer yok, onlar arka bahçede kalsın…